
‘ Üreten’ Anadolu kadınının vazgeçilmez giysilerinden biridir önlük... Tarımla, hayvancılıkla uğraşan, çalışan kadının beline bağladığı, önüne gerdiği bir giysi parçasıdır. Ev tezgâhlarında yünden dokunup, bin bir renkle işlenen; kadın dünyasının, yaşam felsefesinin bir tür yazgısı... Efes’in bereket tanrıçası Artemis’in ayak bileklerine kadar inen önlüğü gibi; köylü kadını, Türkmen’i, Yörüğü, göçeri de, önlüğünü kendi eliyle dokur, işler, örer... Ve üzerine beklentilerini, isteklerini, simgeleşmiş inançlarını çeşitli süslemelerle dile getirir. Her biri ayrı bir sembol olan bu desenler içinde neler yoktur ki... Stilize güneş, hilal, yıldızlar, koruyucu gözler, hayat ağacı, yılan, koç boynuzu, çeşitli üçgen şekiller, dişil ve eril semboller, bitki çiçek türleri, renkler, sayılar...
İYİ DİLEKLERLE DONATILI
Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde öncek, futa, önlücek, peştamal, gök bezi, peşkir, ön gergisi gibi isimler alan önlükler; kadının sıhhatli, uzun ömürlü, doğurgan, üretken ve kötülüklerden uzak bir ömür sürme isteğinin göstergesidir. İşte tüm bu iyi dileklerle donatılmış önlükler; bağda, bahçede, evde, çadırda, dağda, bayırda, tarlada, ovada, durmadan çalışan kadınlar tarafından kullanılır... Her genç kız da, çeyizi için on-on beş tane önlücek hazırlar. Ve bunların bir kısmını, artık önlüğü dokuyamayan, süsleyemeyen, gücü yerinde olmayan nenelere, düğün davetiyesi (okuntu) olarak gönderir. Bu, önlüklerin sadece işlevsel bir rolü olmadığını, sosyal yaşamda da önemli bir yeri olduğunu gösterir.
Kadının karın bölgesini kaplayan veya ayak bileklerine kadar inen önlüğün içinde bağdan, bahçeden, kırlardan toplanan şifalı ot, çiçek, bitki ve madımaklar taşınır. Karadeniz kadını; çayını, fındığını, otunu ve sebzesini peştamalına toplar. O nedenle kadın her sabah giyinip kuşanır önlüğünü; peştamalını beline çalıp günlük yaşamına hazırlanır... İşte tüm Anadolu halk el sanatlarında görülen şekiller, süslemeler; onların ‘sessiz sedasız’, yazısız görsel alfabesi gibidir.
Önlüklerde kullanılan renkler ve süslemeler ayrıca, yörelerin, bazı grupların kimliklerini de belirtir. Mesela, Anadolu’nun Türkmen kızları ve kadınları genelde kırmızı, pembe yün dokuma önlücek kullanırlar. Bu dokumaların üzerini mavi pamuklu bezden (oturtma) aplike ve nakışla üçgenler yaparak donatırlar. Çünkü Türkmenlerde üçgenin, inançlar içinde önemli bir yeri vardır. İlginç olan, önlüklerdeki üçgen desenlere, üç-dört bin yıl önce Alacahöyük evlerinin duvarlarında, daha sonra Kapadokya bölgesinde, Nevşehir’in peribacaları içindeki ilk kilise duvar süslemelerinde de rastlanılmasıdır. Sanki eski inançların izleri, zincir halkaları gibi günümüze kadar evrenselleşerek uzanmış...

YÜZLERCE YILLIK SENTEZ
Mavi ve beyaz boncuk, deniz kabuğu, iki delikli beyaz taş düğme, madeni takı ve renkli püsküllerle de süslenen Anadolu önlükleri, aslında Anadolu’daki Hitit, İskit, eski Yunan, Roma, Selçuklu, Osmanlı ve Türkmen kültürlerinin bir sentezidir. O nedenle etnografyaya ait eserlerin korunması, saklanması, ilgiyle, sevgiyle ele alınması, renkli bir dünyaya açılan ışıklı bir penceredir. Bir önlük parçası deyip geçmeyelim ve onu bazı arkeolojik, etnolojik eserlerdeki izini sürelim... Örneğin; Moskova Tarih Müzesi’nde sergilenen, İskitlere ait deriden yapılmış yedi bin yıllık yuvarlak kısa önlük ile Kıbrıs tanrıça heykelciklerinin karın üzerindeki bitki desenli önlükleri, kutuplardaki heybetli tanrıça heykellerinde ve Bizans’ın kutsal kadın ikonalarında da görüyoruz. Kısaca Orta Asya, Anadolu ve Avrupa’ya doğru uzanan bir önlük kültürünün varlığını farklı açılardan irdeleyebiliriz.
Ayrıca birçok ülkenin folklor giysilerinde gördüğümüz önlüklerin hepsi, evrensel bir kültürün geleneksel ürünleridir. Bugün şık, temiz modern garson kızlarımızın, kadınlarımızın kullandığı, kar gibi beyaz pamuklu patiskadan veya naylondan dikilen, karın kısmını kaplayan yuvarlak, kenarları dantelli, fistolu önlükleri ile İskitlerin kısa yuvarlak deri önlüğü ve tanrıçalar arasında bağlantı kurabiliriz... Yerküremizde gördüğümüz birçok eser, çizgi, desen, resim, renk ve giysi; bize geçmişten dostluk, birlik, barış mesajları iletir. Bereket tanrıçası Artemis’in önlüğünde yer alan keçi, arı ve bitki desenleri üretkenliği simgeliyordu. Bu inancı hâlâ sürdüren Anadolu kadını, üreterek yaşam olayını önlüklerinin üzerine işliyor; yüzlerce yılın kültürünü, tanrıça Artemis’in sesini, soluğunu hissederek günümüze taşıyor.
Yazıda kullanılan önlükler, Sabiha Tansuğ koleksiyonundandır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder